Yüzyıllar öncesine, dağların yüce doruklarına uzanan bir zaman diliminde Kayılar soyundan olan Salur ailesinin köyü, Karakuş Vadisi’nin derinliklerinde saklıydı. Bu topraklarda yaşayan insanlar doğanın dengesiyle iç içe yaşar, kendi yaşamlarını onun ritmiyle uyumlu bir şekilde sürdürürlerdi. Doğa ve insan uyumunu anlatan aile tüm ihtiyaçlarını kendileri görürdü. Ekmek yapar, meyve sebze yetiştirirdi. Kimselere ihtiyaçları yoktu. Doğa onlara her nimetini veriyordu. Aile huzurlu ve mutlu bir yaşam sürerdi. Birbirlerine kenetlenerek yaşamaktaydı.
Salur ailesinin oğlu Ulaş, diğerlerinden farklıydı. Onun yüreği doğanın gizemli seslerini duyabilen, rüzgarın fısıltılarını anlayabilen bir yürekti. Babası, Kazan Boyu’nun lideri olan Salur, Ulaş’ın bu yeteneğini keşfettiğinde onu özel bir eğitime tabi tuttu. Ulaş doğayla, yıldızlarla ve ruhlarla iletişim kurmayı öğrendi. Ancak, bu yeteneklerin getirdiği sorumluluklarla birlikte büyük bir sınavla karşı karşıya kalacaktı.
Bir gün, Karakuş Vadisi’ne kötülük saçan Kara Şaman ortaya çıktı. Kara Şaman, doğanın güçlerini kontrol etmek için karanlık büyüler kullanıyordu ve vadideki huzuru tehdit ediyordu. Salur ailesinin lideri Kazan Boyu, Kara Şaman’la mücadele etmeye karar verdi ve Ulaş’ı da bu zorlu savaşa hazırlamak için eğitti.
Ulaş, öğrendiği bilgelikle ve doğanın güçleriyle donanmış olarak Kara Şaman’la yüzleşti. İlk başta, Kara Şaman’ın karanlık güçleri karşısında zorlandı, ancak içindeki sevgi ve adalet duygusuyla güçlendi. Ulaş, vadideki her canlının gücünü hissederek doğanın yardımıyla Kara Şaman’ı mağlup etti. Bu zafer, Karakuş Vadisi’nin huzurunu geri getirdi ve Ulaş’ı Kazan Boyu’nun yeni lideri olarak işaret etti. Ancak, Ulaş, gücünü sadece kendi çıkarları için değil, doğanın ve halkının iyiliği için kullanacağına yemin etti.
O günlerden sonra Ulaş Oğlu Salur, Karakuş Vadisi’nde barış ve uyumun sembolü haline geldi. Onun liderliği altında, insanlar doğayla uyum içinde yaşadılar ve vadide huzur dolu günler yaşandı. Ulaş, doğanın sesini dinleyerek ve ona saygı göstererek vadideki her canlıya adaletle hükmetti. Ve bu şekilde Ulaş Oğlu Salur, sadece bir lider değil aynı zamanda doğanın dostu ve koruyucusu olarak hatırlanacaktı.